90’lı yıllarda fahiş kârlarla kazancına kazanç katan ilaç şirketleri ve depoları, AK Parti hükümetinin yaptığı sağlık reformları sonrası fahiş kazançlarını kaybetmenin öfkesini yaşıyor. Bir süredir hükümete ilaç fiyatlarına yüzde 25 zam yapması için baskı yapan ilaç şirketleri, zam kararını zorlamak için hayati önemde bulunan ilaçları eczanelere vermemeye başladı. Özellikle muadili olmayan ve bulunamadığı durumlarda hastalar için hayati önem taşıyan ilaçları satmama kararı alan ilaç şirketleri, para uğruna adeta hastaların hayatıyla oynuyor.
Kritik ilaçlar üzerinden zam şantajı
Silah sektöründen bile daha çok rant ve dolapların döndüğü ilaç sektörü, ballı kazançlar uğruna insanların hayatını hiçe sayıyor. İlaç firmaları ‘sabit kur’ anlaşmasını bahane ederek, başta tansiyon ve kalp ilaçları olmak üzere birçok kritik ilacı eczanelere vermiyor ya da kısıtlı şekilde veriyor. Yeniakit.com.tr ekibi Ankara’da birçok eczaneyi arayarak ilaç firmaları ve ecza depolarının hangi ilaçları vermediğini sordu. Tansiyon grubu ilaçlarından Co-Diovan’ın çeşitli dozajları, Kalp hastalarının kullanmak zorunda oldukları ve muadili olmayan Adalat Crono ilacının çeşitli dozajları, iritabl bağırsak enfeksiyonlarında kullanılan Salofalk Lavman, Lithuril ve Prozac gibi önemli antidepresan ilaçların da ecza depoları tarafından eczanelere ‘stoklarımızda yok’ denilerek verilmediği öğrenildi.
İlaç şirketlerinin gözünü kâr hırsı bürüdü
Sağlık Bakanlığı yetkililerinden aldığımız bilgiye göre bakanlık bu yıl ilaç fiyatlarına yüzde 5 veya 6 aralığında bir zam yapmayı planlarken, ilaç firmaları ise yüksek kur fiyatları nedeniyle bakanlıktan en az yüzde 25 zam yapmasını istiyor. İlaç zam oranlarına ilişkin ilaç şirketleri ile Sağlık Bakanlığı arasında yapılan görüşmeler sürerken, ilaç şirketleri kritik önemdeki ilaçları piyasaya sürmeyerek bakanlığı yüksek zam oranı konusunda sıkıştırmaya çalışıyor. İlaç şirketlerin yüksek kar hırsı nedeniyle en büyük zararı ise eczanelerde ilaç bulamayan vatandaşlar çekiyor.