onwin yeni giriş canlı bahis casino siteleri rulet siteleri

EDİRNE’YE DOST OLMAK


Bu makale 2019-10-04 14:28:11 eklenmiş ve 3946 kez görüntülenmiştir.
Taha İmamoğlu

 

5 Ekim 1977 tarihinde vefat eden merhum Fethi Gemuhluoğlu’nu vefatının 42. yıldönümünde rahmet ve minnetle anarak Edirne tarihi ve kültürü hakkındaki köşe yazılarına bu vesileyle başlamak istiyorum. Merhum Fethi Bey, meşhur dostluk konuşmasında “insana dost olmak, fikre dost olmak, coğrafyaya dost olmak, tarihe dost olmak, kendi vücüduna dost olmak, komşuya dost olmak gibi kademe kademe, ama entegre, bir bütün içinde bütün dostluklar söylenmeye mecburdur” der. Bunun için her insanın yaşadığı şehre ve coğrafyaya dost olması gerekir. Hem de bu şehir bir Osmanlı başkenti ve şehitler yurduysa bu dostluk daha da ileri seviyede olmalıdır.

 

Fethi Gemuhluoğlu, bundan 71 yıl önce kaleme aldığı yazısında Edirne’ye şöyle hitap eder. “Serhad Edirne, hudut Edirne, Türk Edirne, senin minarelerinin nereyi işaret ettiğini, senin sularının nereden geldiğini biliyoruz. Sen bulutları delip geçen, Gök Kubbe Selimiye’nle Balkan Türklüğü için kurtuluş ümidi gönderine çekilmeye hazırlanan bayrak sembolüsün ve her şeyin üstünde “Türk”sün, Türk kalacaksın.”[1]

 

Fethi Bey, bu yazısını 1942’den 1992’ye kadar 50 yıl süreyle yayımlanan Edirne’nin belki de en önemli ve uzun soluklu edebiyat dergilerinden birisi olan  Damla’da yayımlamıştır. Damla dergisi, imtiyaz sahibi Uluğ Turanlıoğlu tarafından aylık olarak yayımlanan edebi, ilmi ve köycü dergi olarak tanımlanmış idari adres olarak da Kadirihane Caddesi, No: 18, Edirne gösterilmiştir.

 

 

 

Damla dergisi yazarlarından Sadi Günel’in ifadeleriyle yazımıza son verelim. “Selimiye artık, ne sadece Sinan’ın ve ne de Edirne’lilerindir. O en çok Mehmetçik’indir. Nasıl olmasın ki, Selimiye’nin şerefelerinden, Rodoplar evimizin bahçesi, Tunca, Meriç ve Arda, sokağımızın çeşmesi, Atalarımızın at oynattıkları ülkeler de sesimizin çınladığı mahallelerimiz gibi görünür. Nasıl olmasın ki, Mehmetçiğin gömüldüğü tarih en iyi Selimiye’nin minarelerinden seyredilir.”[2]

 

 

 



[1] Fethi Gemuhluoğlu, “Edirne ve Ötesi”, Damla, sy. 9, Edirne 1948, s. 130.

[2] Sadi Günel, “Dondurulmuş Musiki”,Damla, sy. 9, Edirne 1948, s. 142-143.


Yorumlar
Adınız :
E-Mail :
Başlık :
Yorumunuz :
Güvenlik :
Değiştir  
Toplam 0 yorum. Tüm yorumları okumak için tıklayın.
Diğer yazıları...
Köşe Yazarları
 ‹ 
 › 
E-Mail Bülten Kaydı
Arşiv Arama
- -
EDİRNE ÖNCÜ / TRAKYA ÖNCÜ HABER
© Copyright 2024 EDİRNE ÖNCÜ / TRAKYA ÖNCÜ HABER. Tüm hakları saklıdır. Bu site Gazi SOFT haber yazılımı alt yapısı ile yapılmıştır.
GÜNDEM
SPOR
SİYASET
EĞİTİM
DÜNYA